Bilgi Ekonomisinde İstihdamın Değişen Yapısı ve İşgücü Özellikleri
(Canbey–Özgüler, Verda (2005).Bilgi Ekonomisinde İstihdamın Değişen Yapısı ve İşgücü Özellikleri, Çimento İşveren Dergisi, 19 (5), 24 – 41 makalesinden özetlenerek aktarılmıştır)
1. Giriş
D.Ricardo, 1821 tarihli, “Principles of Political Economy and Taxation” kitabında, “makine ve emeğin sürekli rekabet halinde” olduğunu belirtmiştir. Ricardo’nun bu açıklaması; teknik ilerlemenin iki tarafı keskin bir kılıç gibi, bir yandan yeni işler yaratırken diğer yandan da mevcut işleri yok eden etkisinin tartışılmaya başlanmasına yol açmıştır[1]. İktisatçılar genelde, teknik ilerlemenin iş yaratma etkisinin; iş yok etme etkisinden fazla olduğunu, bu sürecin de 19. ve 20. yy’lar boyunca sürdüğünü öne çıkarırlar. Ancak hiçbiri, bu sürecin otomatik, sancısız ve derhal ortaya çıktığını iddia etmemiştir. Yeni işler, beceri düzeyleri ve mekanları itibariyle eski işleri karşılamaz. Bu uyumsuzluk ciddi ve sürekliyse “yapısal işsizlik” ve “yapısal uyum” sorunlarının tartışılması gündeme gelmektedir.
Teknolojinin iş yaratma ve yok etme gücünü değerlendirmek için, kavramsal olarak doğrudan ve dolaylı etkileri ayırt etmek gerekmektedir. Doğrudan etkiler yeni ürün ve hizmetler, üretim ve dağıtımdaki yeni işler demektir. Dolaylı etkilerin sonuçlarını ise her yerde görmek mümkündür. Örneğin; bilgisayarlar her yerde görülür ama bunların işçileri işinden mi ettiği yoksa yeni hizmet ve istihdam mı yarattığı konusundaki görüşler net değildir, tartışmalar sürmektedir.
BİT, tamamen yeni bir çağı veya “sanayi ötesi” toplumu başlatmıştır. Günümüzde, BİT’nin ekonominin birincil, ikincil ve üçüncül sektörlerinde (diğer bir ifade ile tarım, sanayi ve hizmetlerde) büyük etkiler yarattığı kabul edilmektedir.
2. Bilgi Ekonomisi ve Özellikleri
“Bilgiye dayalı ekonomi”, “bilgi ekonomisi” dediğimizde; üretim ve dağıtımda bilginin ve teknolojinin kullanılması, yüksek teknoloji yatırımları, yüksek teknoloji enstitüleri daha yüksek düzeyde becerili işgücü, verim artışı gibi faktörlerle tanımlanan, ekonomik büyümede son derece önemli olan gelişmeler akla gelmektedir.Bilgi ekonomisi ile ilgili göstergeler; AR-GE harcamaları, araştırma personeli gibi göstergeler ulusal hesaplara girmeye başlamıştır. Ancak bilgi stoku ve akımı, bilgi yatırımının özel ve sosyal getiri oranı, teknoloji ve verimliliğin etkisi, bilgi ağlarının rolü, ulusal yenilik sistemi ve insan sermayesi gelişimi ile ilgili göstergelerin ele alınmaya başlanması yeni bir gelişme olarak karşımıza çıkmaktadır. Bilgiye dayalı sektörlerin ekonomiye katkılarını inceleyebilmek üzere bilgiye dayalı faaliyetlerin iş sektörü tarafından yaratılan katma değer içindeki payına bakılmaktadır. Ayrıca yüksek teknoloji içeren mal ve hizmet üreten sektörler ile orta-yüksek teknoloji içeren mal ve hizmet üretimi de fikir verici olabilmektedir. ABD’nde bilgiye dayalı faaliyetler toplamı OECD ülkeleri toplamına ve AB–15 toplamına neredeyse eşittir. Japonya ve Almanya da bilgiye dayalı faaliyetlerin yoğun olduğu ülkelerdir.
Bilgi yoğunluğunun artması; BİT devrimi ve teknolojik gelişme hızı artışı ile birleştiğinde daha etkin bir güç olmaktadır. Küreselleşme; ulusal ve uluslararası düzenlemelerde, BİT ile ilgili bir devrim yaratmaktadır. Son 20 yılda BİT uygulamasındaki artış, çalışma yaşamı ve toplumsal yaşamın tüm alanlarını etkilemektedir. Birim işlem maliyetlerinin önemli ölçüde düşmesi ve kullanıcılar ile ilgili işlemlerdeki hızlı gelişmeler, sayısallaşma, açık işlem standartları, yazılım gelişmesi, destekleyici teknolojiler, bilgisayar ve iletişim ile ilgili yeni uygulamalar, hafıza ve depolama teknolojileri, kopyalama teknolojileri, bilgi devriminin gerçekleşmesine yardım etmektedir.
BİT devriminin en önemli örneği olarak internet, bu teknolojilerle birlikte ilerlemektedir. İnternet, gelişmesinin ilk 10 yılında uzmanlar arası araştırma ağı iken, günümüzde kullanıcı sayıları açısından ve kullanım alanları bakımından en hızlı yayılan teknolojik yenilik olma özelliği taşımaktadır. Örneğin; radyonun yayılması (50 milyon kullanıcıya ulaşması diğer bir ifade ile “mass media” haline gelmesi) 38 yıl almışken, televizyonda bu süre 13 yıl, telefon sisteminde 74 yıl olmuştur. İnternet 4 yılda 50 milyon kullanıcı sayısına ulaşmıştır. Günümüze dek hiçbir endüstri bu denli büyümemiş ve bu kadar kısa sürede böyle bir zenginlik yaratmamıştır. Dolayısıyla BİT ve özellikle bu teknolojilerin günümüzdeki en somut görünümü olan internet; toplumu ve ticareti yeniden şekillendirmektedir[2]. BİT ve internet erişimi ile ilgili olarak, sahip olanlar ile olmayanlar, kullanıcı olanlar ile olmayanlar gibi önemli bir kutuplaşmadan söz edilmektedir[3].
Yeni teknolojilerin yayılması ile üretim yapısı, istihdam ve çalışma biçimi değişmektedir. Tarımsal ekonomide temel kaynak toprak iken, endüstriyel ekonomide kömür-demir gibi doğal kaynaklar ve işgücü temel kaynağı oluşturur. Günümüz bilgi ekonomisinde ise bilgi temel kaynaktır.
Refah yaratılmasında bilgi en önemli rolü oynar, bilginin bu üretici gücü ile tüm bilgi türlerinin ekonomik faaliyetlerde etkin olarak kullanılması da gündeme gelmektedir.
Bilginin ekonomide önemli rol oynaması fikri yeni değildir. Tüm ekonomiler basit de olsa “nasıl olduğu” bilgisine dayalıdır. Sanayi devrimi ile bilgi kullanımı da artmış, bilginin anonimleşme derecesine ve ekonomik faaliyetlerde bilgi kullanımının artmasına bağlı olarak da büyük yapısal ve niteliksel değişmeler söz konusu olmuştur[4].
Bilgiyi ekonomik sistemdeki tüm katılımcılara dağıtma becerisi ile bağlantılı olarak dünya ekonomisinde bilgi yoğunluğu da artmaktadır. Bu yayılma da BİT ile olmaktadır.
BİT devrimi ile büyük boyutlu verilerin depolanması ve aktarılması çok düşük maliyetlerle olmaktadır. Aynı derecede önemli diğer bir özellik ise yaygınlığıdır. Teknolojik değişmeler önceki aşamalarda belli ürün ve endüstriyel sektörü kapsamaktaydı, bilgi teknolojileri ise daha yaygındır. Ekonomideki her birimi etkilemektedir. İş zincirini, üretim için araştırma ve geliştirmeyi, pazarlama ve dağıtımı etkilemektedir[5].
2.2. BİT’nin Etkileri ve Yayılması
Yeni teknolojiler ülkelerin ekonomik büyümelerini istihdam ve ücretlerini 3 yolla etkilemektedir. Bunlar; endüstriyel gelişme şartları, biyoteknolojide ilerleme, tarımsal gelişme olarak sıralanabilir. Bu gelişmeler; beceri talebi artışı, üretim ile istihdam arasındaki ilişkilerin değişmesi, bilgi akışının hızlanması ile ulusal ekonomilerin dünya ekonomisi ile bütünleşmesinin hızlanması gibi sonuçlarıyla ele alınmaktadırlar.
Yeni teknolojiler gelişmekte olan ülkelerdeki işsizliği arttırır mı? azaltır mı? Yeni teknolojiler mevcut becerili işçilerin yerine mi geçiyor? Beceri gerekleri endüstrileşen ve endüstrileşmiş ülkelerde nasıl farklılaşıyor? sorularına cevap ararken; yeni teknolojilerin yayılması, istihdam üzerindeki özellikleri, değişen beceri gerekleri gibi konular ön plana çıkmaktadır; yüksek beceri düzeyine sahip işçilere yönelik talepte artış görülmektedir.
3. BİT ve İstihdam
Teknoloji ve istihdam arasındaki ilişki konusunda yapılan tartışmalar son yıllarda, BİT alanındaki gelişmeler ile hız kazanmıştır. Süreç ve ürün yenilikleri etkisi çerçevesinde olduğu kadar, sektör-endüstri düzeyinde ve makro düzeyde yapılan çeşitli tartışmalar bulunmaktadır. Teknolojinin istihdam üzerinde doğrudan ve dolaylı etkileri olabilmektedir. Doğrudan etki ile yeni mal ve hizmet üretimi ve dağıtımında ortaya çıkan yeni işler; dolaylı etki ile de ise bu teknolojilerin kullanılması sonucu ekonomide çıkan istihdam değişiklikleri ele alınmaktadır[6].
Teknolojik değişim ve istihdam arasında tüm iktisatçılar ilişki kurmuşlardır. “Yeni Ortodoks” neoklasikler, işsizlik/istihdam problemini kamu sektörünün aşırı tüketimi (parasal genişleme oranı yüksekliği) ile açıklamış ve özel sektör açısından dışlama etkisi yarattığını belirtmişlerdir. Keynesyen görüş; işsizliği, dünya talebinin (çok düşük büyüme oranı nedeniyle) koordine edilememesi sonucu olduğunu ve yapısal özellik taşıdığını belirtirken, yeni teknolojik değişmeler –özellikle mikro elektronik tabanlı teknolojik değişmeler- artan beceri gereksinimine bağlı olarak, işsizlik artışına neden olmaktadır[7].
İstihdam, Beceri ve BİT Senaryoları
| İş Kalitesi Yönleri | Kötümser Senaryo | İyimser Senaryo |
| 1-İSTİHDAM KORUMASI VE İSTİHDAM İLİŞKİLERİ | ||
| İstihdam Fırsatları | BİT ve otomasyon ile işler ortadan kalkar | Yeni piyasalar ve insan sermayesine yatırım ile BİT yeni işler yaratır. |
| İstihdam İlişkileri | Güven düzeyi düşüktür ve detaylı performans standartları vardır. | Yüksek düzeyde güvene dayalı ilişkiler, bilgiye dayalı öğrenme ve öğrenen toplum |
| Kariyer Fırsatları | İçsel kariyer basamakları yerine, belirsiz, rekabetçi çok işverenli kariyer durumu söz konusu olur. | Yeni, esnek, sınırsız kariyer söz konusudur. |
| İş Koruması ve Toplu Pazarlık | Yeni istihdam sözleşmeleri ve işgücü düzenlemeleri gerekmektedir. | İşçi ve işveren arası sınırlar bulanıklaşır böylece geleneksel istihdam koruması düzenlemeleri azalır. |
| Ücret | Becerileri azaltarak işgücünün toplu pazarlık gücü ve buna bağlı olarak ücretler azalır. | Beceri gereklerini yükselten BİT sektörlerinde ücretler artar. |
| 2-ZAMAN VE İŞ OTONOMİSİ | ||
| İş Yoğunluğu | BİT iş yoğunluğunu artırır. | İş gayretini azaltma fırsatı doğar ve bununla birlikte yeni görev ve sorumluluklar üstlenmek mümkün olur. |
| Güç ve Otonomi | Merkezi güç ve kontrol getirir. | Daha çok bireysel esneklik ve seçme özgürlüğü getirir. |
| İş/Yaşam Dengesi | Hayatın her alanında iş baskısı olur, iş tüm hayatı kaplar. | İş günlük hayatın bir parçası olarak koordine edilir (ev, aile yaşamı ayarlanır) (uzaktan çalışma, tele çalışma…) |
| İş İlişkileri | Bireyleri izole eder. | Bireyleri eşzamanlı çalışmaya, karşılıklı bağımlı olmaya iter. (Ağ yapıları) |
| 3-BECERİLER VE KARİYER | ||
| Beceriler | BİT becerileri azaltır. | BİT becerileri arttırır ve çoklu sorumluluk ve yaratıcılık getirir. |
| İş Beklentisi | Kariyer fırsatları ve gelecekteki iş beklentileri olumsuz etkiler. | Kariyer fırsatları genişler. |
Kaynak: Rubery, J.- Grimshaw, D, ICT’s…,s.166.
BİT’nin iyimser ve kötümser sonuçlarından hangisinin bir ülke için geçerli olacağı uygulanan ekonomik ve sosyal politikalarla yakından ilgilidir. BİT; iş yaratma, iş kalitesini artırma fırsatlarını bir yandan yaratırken, diğer yandan da yok edici olabilmektedir. Gelecekte hem iyimser hem de kötümser senaryolar bir arada görülebilir, BİT’in farklı gruplar üzerindeki etkisi de farklı olacaktır[8].
Yeniliklerin insanlarca kullanılması (beceriler), sermaye (teknoloji), fikirler (bilgi) uzun dönemli ekonomik büyümede önemli olmaktadır. Yeni büyüme teorisi, fiziksel ve insan sermayesi birikimini, teknolojik değişimi, ekonomik büyümede itici faktör olarak görmektedir. Bilginin, ekonominin performansı üzerindeki etkisini anlamak zordur. Yüksek teknoloji endüstrilerine ilişkin bir standart yoktur. Araştırmalar, bilgi yoğunluğuna göre tanımlamaya çalışırlar, genellikle bu, bilginin tek ölçümüdür[9].
Yapısalcı yaklaşımla ele aldığımızda, teknoloji ve istihdam arasında ilişki mevcuttur. Ancak bunun ne derecede olduğu önemlidir. Kaplinsky; teknolojinin istihdam üzerideki etkisini 8 aşamada ele almaktadır. Bunlar sırasıyla; süreç, fabrika, firma, endüstri, bölgesel, sektörel, makroekonomik ve küresel düzeydedir. Yeni mikro teknolojilerin istihdam etkisine ise özellikle önem verilmektedir. Mikro elektronik sektöründe istihdam, toplam imalat sanayii istihdamının küçük bir oranı olmasına rağmen pek çok ülkede hızlı büyümekte ve yeni istihdam kaynağı olmaktadır. Bu gelişme kendi başına mikro elektronik üretimi olduğu kadar, mevcut mal ve hizmet üretimlerinde mikro elektronik teknolojilerin uygulanması ile de ilgilidir. Ayrıca bu süreçte ortaya çıkan yeni istihdam biçimleri yeni işçi tiplerini de ortaya çıkarmaktadır. Örneğin, yüksek eğitimli kadın işgücü, AR-GE elemanı, yönetici… gibi[10].
4. BİT’nin Beceri Etkisi
Teknolojideki değişim, özellikle BİT, eğitimli ve becerili işgücünü daha değerli hale getirmektedir. Hükümet politikaları; insan sermayesine, becerilerin özellikle öğrenme kapasitesinin artmasına dayalıdır. Bilgi dağıtma gücü ekonomik rekabetçi ağlarla ve teknoloji yayılmasıyla olmaktadır. Firma düzeyindeki örgütsel değişim, verimlilik için teknolojinin faydalarının maksimize edilmesine bağlı olmaktadır.
4.1. Becerilerin Tanımlanması ve Ölçülmesi
Teknolojilerin beceri değişimi üzerindeki etkisi 2 düzeyde tanımlanmaktadır.
- İşlerle ilgili örnek olay çalışmaları (özellikle belli işler ve belli bir endüstrideki belli firma üzerinde) meslekler (belli bir iş faaliyeti genellikle işlerin kümelendiği alanlar) endüstriler (işletme türü) ve sektörler (meslek ya da endüstrilerin yoğunlaştığı)
- Toplulaştırılmış düzeyde çalışmalarda, ortalama beceri değişiminden yola çıkılarak endüstri ya da meslekler düzeyindeki büyük boyutlu çalışmalara geçilmektedir. Bu yolla, beceri düzeyinin değişiminin net etkisi ortaya konulmaya çalışılmaktadır.
Burada becerilerin nasıl kavramlaştırıldığı sorunu ortaya çıkmaktadır. İnsan sermayesi teorisi “becerilerin” işçilerin kapasitesine atıfta bulunduğunu, bu kapasitenin de iş ya da iş ortamı dışında ya da meslek ile ilgili kazanımlarda (gelir gibi) verimliliğe dönüştüğünü belirtmektedir. Eğitim ve deneyim öncekinden daha iyi işler bulunmasını sağlayabilmektedir.
İşin verimlilik fonksiyonunun bireysel olmadığı, eğitim ve deneyim ile az ya da çok, insanlar için arzu edilir bir duruma getirici yüksek verimlilikteki işlere kayma eğilimi yarattığını savunan görüşler bulunmaktadır. Bu açıdan bakıldığında; işlerin gerektiği beceriler diğerleriyle birleşir ve işverenler işçiler ile beceri gereklerini buluşturmaya diğer bir ifade ile belli bir iş için beceri gereklerine yönelik eğitimleri vermeye çalışırlar[11].
Spenner tarafından ele alınan yaklaşımda becerilerin 3 ana grup için ölçümü söz konusu olmaktadır[12]. Bunlar;
- Belli bir mesleğe eşitleme yapılarak (profesyoneller, yöneticiler, teknisyenler, ofis çalışanları) bunlara ait beceri düzeyinin ölçülmesidir (buna, ölçüsel olmayan yaklaşım da denilmektedir)
- Okullaşma ya da ücret düzeyi, belli bir grup için ölçüm yapılması (dolaylı ölçüm)
- Belli bir işin ya da o işte çalışan (çalışacak) işçinin sahip olması gereken başlıca özelliklerin açıklanması yoluyla ölçüm (doğrudan ölçüm)
Doğrudan ölçüm yaklaşımı daha uygun olmakla birlikte doğru ölçüm için veri bulma zorluğu bulunmaktadır. Becerilerin nasıl ölçüleceği konusunda görüş birliği bulunmamaktadır. Teknolojilerin beceriler üzerindeki etkisini anlamak zordur. Aynı yenilik farklı firmalarda beceri gereklerini farklı etkileyebilir. Bölgesel ve ulusal düzeyde ise bu farklılıklar daha net görülebilmektedir. Değişen beceri gerekleri ile ilgili olarak çok sayıda çalışma yapılmıştır. Bankacılıktaki otomasyon, mühendislik, elektrik uygulamaları, matbaa endüstrisi gibi alanlarda yapılan çalışmalarda yaşanan iş değişimi, otomizasyon etkisi ve “uzmanlaşma” ile ilgili göstergeler ortaya konulmuştur. İşgücünün yeniden eğitimi ve otomasyon sonucu değişen içyapısı ve bunun istihdam üzerindeki etkileri konusunda her ülkede farklı sonuçlar ortaya çıkmaktadır. Bunun bir nedeni otomasyonun beceri arttırıcı ve azaltıcı etkilerini tanımlamanın zorluğudur. Bunun yanı sıra ülkedeki iş kanunları da önemli bir diğer etken olarak karşımıza çıkmaktadır.
Gelişmekte olan ülkeler ele alındığında farklı sektörlerde istihdamın dağılımındaki farklılıklardan kaynaklanan karma beceriler ortaya çıkmaktadır. Burada önemli değişim; tarımda işgücünün azalması, imalat ve hizmetlerin artmasıdır. Genellikle tarımdan imalata artan beceri gerekleri ile kayma olmaktadır. Daha karmaşık ürün ve hizmetlerde daha karmaşık beceriler gerekmektedir. Her yeni iş yüksek beceri gerektirmeyebilir, daha düşük ya da değişik beceri gerekleri söz konusu olabilmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde yeni teknolojilerin yayılmasının istihdam etkisi önemli bir konudur. Bu uygulamalar ülkenin gelişmişlik düzeyine göre farklılıklar göstermektedir. İç piyasanın boyutu, uluslararası işbölümü içindeki yeri istihdam etkisinin ne yönde ve ne boyutta olacağını belirleyen durumdadır.
Yeni Teknolojilere Uyumun Genel Koşulları tablosunda yeni teknolojilere uyum ve ortaya çıkan istihdam fırsatları ile ilgili olarak emek ve sermaye açısından, içsel ve dışsal faktörler ele alınmaktadır.
Yeni Teknolojilere Uyumun Genel Koşulları
| Faktör | Dışsal | İçsel |
| Sermaye | Yeni teknolojilerin elde edilmesi doğrudan ithal, lisans ya da yabancı yatırım ile olmaktadır. | Yeni teknolojiler için kredi. Yeni teknoloji kullanan büyük yatırımlar. Telekomünikasyon altyapısı. Devletin AR-GE fonları ile yeni teknoloji geliştirmesi. |
| İşgücü | Yerel üretime, yabancı yönetim | Yüksek eğitimli işgücünün; bilim adamı ve mühendislerin bilim ve araştırmaya dayalı sektörlerde istihdam edilmesi. Yüksek kaliteli yönetim |
Kaynak: Carnoy, “The New…….s.120.
Teknolojinin, özelikle yeni bilgi teknolojilerinin yayılması, dünyadaki her ülke için belli koşullar gerektirmektedir. Teknoloji yatırımı ile finansal getirisi arasındaki uyum, teknoloji yatırımının yüksek getirisi genellikle gerekli olan tamamlayıcı girdiler (okuryazarlık, eğitim gibi) ve bazı durumlarda yönetsel deneyim ve diğer girdiler (gübre, arz, parasal destek hizmetleri gibi) teknolojilerin yayılmasını etkileyen unsurlardır.
Ekonomik büyüme üzerindeki etkiler açısından bakıldığında, teknolojinin istihdam üzerindeki negatif etkisi, pozitif etki ile kıyaslandığında küçük kalmaktadır. Pozitif etki pek çok gelişmekte olan ülkede gelişmişlere oranla daha küçük olmaktadır. Çünkü teknoloji yayılması etkisinin üretim maliyetleri ve ekonomi genelindeki etkilerinin araştırılıp ortaya konulması zor olmaktadır.
Teknolojinin beceri talebi üzerindeki etkisi de açık değildir. Diğer yandan tüm yeni teknolojiler yeni beceriler için talep yaratmaktadırlar. Beceri gereği düşük olan işlere talebi de azaltıyor gibi görünebilmektedir[13].
Özellikle firma-fabrika-endüstri istihdamında, yeni teknolojilerin beceriler üzerindeki etkisi, yeni iş organizasyonunun bir fonksiyonu olarak karşımıza çıkmaktadır. Firmanın işgücü düzenlemeleri (politikaları) istihdamın korunması, işgücünün yeniden eğitimi, işin gerektirdiği beceri düzeyi farklılaşmaktadır.
Tüm bunlar farklı gelişmişlik düzeyindeki ülkeleri nasıl etkilemektedir? Beceri etkisine bağlı istihdam büyümesi ve ekonomik büyümeyi tatmin etmek zor olmaktadır. Yavaş büyüyen ekonomilerde, yeni işgücü talebi de çok yavaş artmaktadır ve yeni teknolojiler, hızlı büyüyenlere nazaran, yavaş büyüyen ülkelerde negatif etkide bulunmaktadır. Aynı zamanda yavaş büyüyen ekonomilerde yeni teknolojilere yatırım yapmak için gerekli sermaye yoktur. Dünya da hızlı büyüyen ekonomilerdeki yüksek büyüme oranları, teknolojik devrimlere ortam hazırlamaktadır. Yeni teknolojilere uyum sağlanamadığında, ülkeler için yüksek büyüme oranlarını yakalamanın zor olduğu konusuna vurgu yapılması gerekmektedir.
Dünya ekonomisindeki değişime uyum sağlayabilme konusunda anahtar faktör, eğitim-öğretim politikaları olmaktadır. Bu politikalar, değişik gelişme aşamalarında farklılaşmaktadırlar. Etkin politika nelere dayanır dediğimizde; geleneksel araçlar, kamu eğitim yatırımları, insan gücü planlaması ilk olarak ele alınacak konular arasında sayılabilir.
İşgücü planlamasında eğitim ihtiyaçlara göre; girdi-çıktı analizi, belli endüstriyel büyüme hedefi, sabit eğitim-beceri oranı, beceri-iş oranı ve iş-endüstri oranına göre belirlenmektedir. Bu oranların hiçbiri sabit değildir. Eğitim ve beceri talebi, aynı değildir. Diğer bir sorun da getiri oranı özellikle sosyal getiri oranıdır. Ekonomik büyümeyi maksimize etmek için eğitim-öğretimden hangisinin sübvanse edileceğinin belirlenmesi önemli olmaktadır. İnsan gücü ve sosyal getiri oranı analizi, eğitim-öğretim politikalarına dinamik yaklaşımın en önemli öğeleridir. Yeni bilgi teknolojilerine ve yeni üretim yöntemlerine uyum için ilkokulda bilgisayar kullanımına (bilgisayar okur-yazarlığı) programcılığa önem verilmesi, elektronik devre dizaynı, üniversitelerde bilgisayar bilimi ve elektronik mühendisliği eğitimlerine önem verilmelidir.
Yeni teknolojilerin yayılmasında bilgisayar okur-yazarlığı konusu önemli sınırlılık oluşturmaktadır. Belirli işlerde bilgisayar kullanılması maliyetleri azaltacağından, bilgisayar okur-yazarlığı kavramı işyerinde eğitim (belli bir üretim sürecine has) ya da yaparak öğrenme ile (iş üzerinde doğrudan üretim sürecinin kendisine bağlı olarak) bir arada ele alınmalıdır[14].
4.2. Gerekli Beceriler
Hayatın her alanını etkileyen BİT gelişmeleri ile geleneksel becerilerin de önemi kalmamıştır. Temel becerileri tamamlayıcı olarak yeni beceriler gündeme gelmektedir. Yeni becerilerin neler olduğu konusunda kesin bir fikir birliği bulunmamakla birlikte, dinamizm ve esneklik temel faktörler olduğundan bunlarla uyumlu beceriler ön plana çıkmaktadır. Değişen talep yapısına uyumlu üretimde bulunabilmek bu üretimin gerektirdiği becerilere sahip nitelikli işgücü ile mümkün olacaktır. Hatta bilgi ekonomisinde küresel becerilerden söz edilmektedir[15]. Yüksek nitelikli işgücüne doğru gelişen talep yapısı ile beceri sınıflandırma sistemleri değişmekte, çoklu beceri-çoklu sorumluluk gerektiren yeni yönetsel becerilere talep de artmaktadır[16].
- Dil (genellikle İngilizce)
- Profesyonel eğitim (elektronik doküman ve arşivleme)
- BİT veri tabanlarını oluşturma (veri, dil ve araştırma veri tabanları)
- Analitik kapasite
- Karmaşık bilgiyi özetleme becerisi
- Esneklik ve uyum
- İletişim becerisi
- Yaratıcılık
- Takım çalışması yeteneği
- Yaşam boyu öğrenmeye uyum[17]
Yüksek beceri sahibi işgücünü istihdam etmek firmalar için de önemli bir avantaj sağlamaktadır. Özellikle bilgiye dayalı ekonomide hızlanan rekabet firmaları, nitelikli işgücü istihdam etmeye yönlendirmektedir. Bu konuda firmalar kendi geliştirdikleri stratejilerle nitelikli işgücü ihtiyaçlarını karşılamaktadırlar. Bu stratejiler kısa ve uzun vadeli, iç ya da dış stratejiler olabilir. Tabloda bu stratejiler kısaca özetlenmektedir.
Firmaların Yüksek Beceri Sahibi İşgücü İhtiyacını Karşılamak İçin Geliştirdikleri Stratejiler
| Kısa Vadeli Stratejiler | Uzun Vadeli Stratejiler | |
| İç Stratejiler | -Mevcut personelin eğitimi/yeniden eğitimi -Fazla Çalışma -Mevcut becerili emeği kaybetmemek için uygun ücret politikaları geliştirmek (kar paylaşımı, etkin ücret gibi), bunun yanında ücret dışı ödemeler/avantajlar önermek (esnek çalışma, tatil ve sağlık hizmetleri gibi) | – Mevcut personelin eğitimi/yeniden eğitimi -Yönetim uygulamalarında ve işyeri organizasyonlarında değişikliğe gitme |
| Dış Stratejiler | -Taşeron kullanma (oursourcing) -Yabancı işçi kullanımı (uzaktan çalıştırma ya da göçmen olarak) -Geçici olarak becerili emek istihdamı | -Taşeron kullanma -Diğer firmalarca istihdam edilen veya işsiz kalan işçilere yüksek ücret ve ücret dışı ödemeler sağlamak -İşçi bulmanın kapsamını genişletmek; özel istihdam bürolarını, internet yoluyla işçi bulma yöntemlerini benimsemek -Eğitim kurumlarıyla geleceğin becerilerinin tanımlanması ve oluşturulmasında birlikte çalışmak |
Kaynak: Kelleci, Bilgi…, s.123.
Nitelikli işgücü yetiştirmek ve istihdam etmek bilgiye dayalı ekonomilerde ve BİT üretimi ile kullanımının yoğun olduğu sektörlerde/ülkelerde önemli rekabet gücü kazandırmaktadır. Bu konuda firmaların uyguladığı stratejiler kadar ülkede uygulanan makroekonomik politikaların, eğitim politikalarının da son derece önemli olduğu bilinmektedir.
5. Sonuç
Artan ölçüde bilgi kullanımının yayılmasına dayalı olan bilgi ekonomisinde; bilginin yaratılması olduğu kadar yayılması da girişimlerin ve ulusal ekonomilerin başarısında önemli olmaktadır. Bilgilerin toplanması, özümsenmesi, faydalı hale gelmesi ve yeni bilgiler yaratılması bu süreçte son derece yaşamsal hale gelmektedir.
Aslında bilgi ekonomisinin ağ hiyerarşisi, öğrenme oranı ve değişimi hızlandırmaktadır. Bireysel ve kurumsal bilgi yoğun öğrenme, yoğun fırsat ve kapasitelere ulaşmasını mümkün kılmaktadır. Firmalar; öğrenme, yönetme sürekli uyum, örgütleme becerileri, yeni teknoloji üretme ve yeni fırsatları yakalama konularına öncelik vermektedir. Artan bir biçimde ağlara dahil olan firmalar da, interaktif öğrenme sürecinde, yenilik ile ilgili bilgi ve deneyimlerini sürekli olarak arttırmaktadırlar[18].
Bilgi ekonomisini sadece bir hizmet ekonomisi olarak ele almak hatalı bir yaklaşımdır. Bilgi ve enformasyon, temel malların ve hizmetlerin üretim sürecinde giderek daha karmaşık bir değer sistemi yaratmaktadır. Bilgiye dayalı üretim, her alanı etkilemektedir. BİT gelişmeleri ile; bilgisayar destekli tasarım ve üretimin devreye girmesi üretimin sayısal kontrolünün makineler tarafından yapılmasına olanak sağlamış bu gelişme ile de üretim süreci ile hizmet sürecinin bütünleşmesi söz konusu olmuştur. Sanayi üretimi ile hizmetler fonksiyonları, verimlilik kapasitelerini arttırıcı ve birbirlerini tamamlayıcı biçimde iç içe örgütlenmektedirler. BİT istihdamın sektörel dağılımı ile mesleki yapısını değiştirmektedir[19].
Bilgiye dayalı sektörlerde, yüksek becerili işgücü istihdam edilmektedir. Artan beceri gerekleri işgücü yönlü bir teknolojik şok etkisi yaratmaktadır. Piyasaya dayalı değişmeler, rekabetçi yapı, büyüme, bireysel, ulusal, bölgesel yeni çevreye uyum küresel bilgi ekonomisinin bileşenleri olarak karşımıza çıkmaktadır.
Teknolojik devrim ile üretilen mal ve hizmetlere yenilerinin eklenmesi, uluslararası ticaret ve işbölümünün önemli ölçüde dönüşmesi söz konusu olmaktadır. Günümüzde yeni teknolojilerin etkileri sanayi devriminde olduğundan farklıdır, her makinenin bir görev üstlendiği durumdan çoklu görevler için programlanabilen makinelere geçilmiştir. 100 yıl önceki teknolojik yeniliklerin aksine yeni teknolojiler daha az işgücü ile geliştirilen ve üretilen donanım ile bu donanımlarda kullanımı giderek yaygınlaşan yazılımları içermektedir. Yüksek teknoloji üretimi ve bunun üretilen diğer mallarla da uygulanması beceri talebini arttırarak ekonomiyi genişletmektedir. BİT yatırımlarında önemli olan insan kaynakları ve becerileri ile tamamlayıcı olmasıdır. İkame edicilik yerine tamamlayıcılık ön plandadır. Endüstriyel çağda makineler işgücünün yerine geçmiştir. Yeni teknolojilerin, özellikle de BİT’nin yarattığı köklü dönüşümler; istihdamın sektörel ve mesleki yapısını, işin niteliğini, beceri gereklerini, istihdam ilişkilerini yakından etkilemektedir.
Kaynakça
(Metinden çıkarılan kısımların referansları kaynakçada korunmuştur)
Bozkurt, Veysel. Enformasyon Toplumu ve Türkiye, (Sistem Yayıncılık:2000).
Brown, Bettin Lankard. “Knowledge Workers” Trends and Issues, Alert No4, 1999.
Carnoy, Martin. “The New Information Technology-International Diffusion and its Impact on Employment and Skill, International Journal of Manpower, Vol 18, No 1/2, 1997, 119-159.
Cho, Jaeho-Zuniga, Homero Gil De. vd., “Beyond Access: The Digital Divide and Internet Uses and Gratifications”, IT&Society, Vol.1, Issue 4, Spring 2003, http://www.stanford.edu/groups/siqss/itandsociety/v01i04a05.pdf, 18.11.2003.
Collins, David. “Knowledge Work or Working Knowledge: Ambiguity and Confusion in the Analysis of the Knowledge Age”, Employee Relations, Vol.19, No 1, 1997 pg 38-50.
David, Paul A. “The Dynamo and the Computer: An Historical Perspective on the Modern Productivity Paradox” The American Economic Review, Vol. 80, Issue 2. May 1990, 355-361.
Di Martino, Vittorio- Wirth, Linda. “Telework: A New Way of Working and Living”, International Labor Review, Vol.129, 1990, No:5.
Freeman, Chris- Soete, Luc. Yenilik İktisadı, (Çev. Ergun Türkcan), (Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu: Ankara, 2003)
Göker, Aykut. “Bilim ve Teknoloji Politikalarına Giriş İçin ‘Enformasyon Toplumu’ üzerine Kavramsal Bir Yaklaşım Denemesi, http://www.inovasyon.org/html/AYK.Mulkiye.Der.Ag.01.htm, 16.11.2002.
Hilton, Margaret. “Information Technology Works in the New Economy” Montly Labor Rewiew June 2001.
Houghton, John- Sheehan, Peter. “A Primer on the Knowledge Economy” http://www.cfses.com/documents/knowledgeeconprimer.pdf ,29.4.2004.
Ingro, Eric M.-Schmidth, Braul. “Does Culture Create New Jobs in the Information Society. Strategic Issues and New Professional Profiles”, Librarian Carreer Development, Bradford:1999, Vol.7, Issue 12, s.127.
Kelleci, Mehmet A. Bilgi Ekonomisi, İşgücü Piyasasının Temel Aktörleri ve Eşitsizlik, Temmuz2003, (DPT Ya.No. 2674), s.1.
Levy, Frank- Murnane, Richard J. “ With What Skills Are Computers A Complement?”The American Economic Review, Vol. 86, Issue 2 (May 1996), 258-262.
Lowe, Graham S. “Leveraging the Skills of Knowledge Workes”, http://www.isuma.net, 12.8.2003.
Millward, Peter. “The ‘Grey Digital Divide’ Perception, Exclusion and Barriers of Access to the Internet for Older People”, First Monday, Vol.8, Number 7, July 2003, http://firstmonday.org/issues/issue8-7/millward/index.html, 18.11.2003.
Mitter, Swasti- Bastos, Maria Ines. (Ed), Europe and Developing Countries in The Globalised Information Economy, (UNU Press:1999).
Pont, Beatriz- Werquin, Patrich. “How Old Are New Skills”, http://www.oecdobserver.org/news/fullstory.php/aid/428/How_old_are_new_skills.html, 1.5.2004.
Rubery, Jill-Grimshaw, Domain. “ICT’s and Employment: The Problem of Job Quality, International Labour Review, Vol 140 (2001) No 2.
Saygılı, Şeref. Bilgi Ekonomisine Geçiş Sürecinde Türkiye Ekonomisinin Dünyadaki Konumu, (Ankara: DPT, 2003).
Scarbrough, Harry. “Knowledge as a Work: Conflicts in the Management of Knowledge Workers”, Technology Analysis& Strategic Management, Vol.11, No 1, 1999, s.5-16.
Shelhofer, Hannes, “Skills Shortage vs. Job Creation: A Review of Empirical Evidence on the Issue of ICT’s and Employment, Vierteljahrshefte zur Wirtschaftsforschung, 69. Jahrgang, Heft 4/2000, 510–526.
Tokol, Aysen. “Yeni Teknolojiler ve Değişen Endüstri İlişkileri” http://www.isguc.org/tokol1.htm, 23.6.2003.
Triplett, Jack A. “The Solow Productivity Paradox: What Do Computers Do to Productivity?” Canadian Journal of Economics, Vol.32, No 2, April 1999, 309-334.
Vaillancort, C. “A Profile of Employment in Computer and Telecommunication Industries”, http://www.statcan.cn/english/rececrch/56F0004MIE/56F0004MIE2003009pdf. 9.4.2004.
“Employment Performance in the Knowledge-Based Economy”, December 1996, http://strategis.ic.gc.ca/epic/internet/ineas-aes.nsf/vwapj/wp14e.pdf/$FILE/wp14e.pdf, 29.04.2004
Labour Market Skills for a New Economy, http://makingcareersense.org/chapter4/chap4-1.htm, 1.5.2004.
The Digital Divide: Employment and Development Implications International Labour Review, Vol 140 (2001) No 2.
The Knowledge-Based Economy, http://members.shaw.ca/competitivenessofssotnations, 3.7.2003.
World Development Indicators 1999, 2001, 2003, USA.
http://www.izto.org.tr/rapor/ityeni.pdf 4.9.2000.
http://www.turkinternet.com, 6.8.2004.
[1] “Principles of Political Economy and Taxation” eserindeki “On Machinery” deki ünlü açıklaması, olduğu açıklaması. Chris Freeman ve Luc Soete, Yenilik İktisadı, (Çev. Ergun Türkcan), (Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu: Ankara, 2003), s.449.
[2] Jaeho Cho, Homero Gil De Zuniga vd., “Beyond Access: The Digital Divide and Internet Uses and Gratifications”, IT&Society, Vol.1, Issue 4, Spring 2003, http://www.stanford.edu/groups/siqss/itandsociety/v01i04a05.pdf, 18.11.2003, s.5.
[3] Peter Millward, “The ‘Grey Digital Divide’ Perception, Exclusion and Barriers of Access to the Internet for Older People”, First Monday, Vol.8, Number 7, July 2003, http://firstmonday.org/issues/issue8-7/millward/index.html, 18.11.2003, s.4. Ayrıca, bkz. Ek Tablo 3.
[4] John Houghton-Peter Sheehan, “A Primer on the Knowledge Economy” http://www.cfses.com/documents/knowledgeeconprimer.pdf ,29.4.2004, s.2.
[5] Houghton-Sheehan, A Primer… s.10.
[6] Kelleci, Bilgi…, s.19.
[7] http://cepanewschool.edu./net/essays/cycle/psycho.htm, 20.4.2003.
[8] Jill Rubery-Domian Grimshaw, “ICT’s and Employment: The Problem of Job Quality, International Labour Review, Vol 140 (2001) no 2 s.166.
[9] AR-GE bilgi yoğunluğun ölçmenin bir aracıdır, fakat mevcut bilgi ya da teknoloji düzeyi yabancı yatırımların yüksek olduğu küçük açık ekonomilerde hatalı ölçümlere neden olabilir. Bilgi yoğunluğunun ölçülmesi yüksek teknolojili mal ve hizmetlerde içerilen bilgi ile ilgilidir. Bu yaklaşımda insan sermayesi olduğu kadar süreç de dışlanır. Bu yaklaşım bilgi üretmekten öte bilgi kullanmaya yakındır. Yüksek teknolojili işlerin endüstrilerde çalışma düzeyi (örn; üniversite düzeyinde) için beceri gereği ile eğitim arasında olası yanlış eşleşmelere açık bir yaklaşımdır. “Employment Performance in the Knowledge-Based Economy”, December 1996
http://strategis.ic.gc.ca/epic/internet/ineas-aes.nsf/vwapj/wp14e.pdf/$FILE/wp14e.pdf, 29.04.2004
[10] Martin Carnoy, “The New Information Technology-International Diffusion and its Impact on Employment and Skill, International Journal of Manpower, Vol 18, No 1/2, 1997, s.119-159, s. 137’den R. Kaplinski, (1985) “Electronic-based Automation Technologies and the Onset of Systemofacture: Implications for Third World Industrialization” World Development, Vol.13, No.3, March. s.423-39.
[11] Carnoy, “The New… s139 ‘dan, L.Thurow ve R. Lucas, (1972) “The American Distribution of Income: a Structural Problem”, US Government Printing Office, Washington. DC, March.
[12] Carnoy, “The New… s139 ‘dan, K. Spenner (1985) “The Upgrading of Occupations? Issues, Evidence and Implications for Education” Review of Educational Research, Vol.55, No. 2, s.125-54.
[13] Carnoy, “The New…….s.142.
[14] Carnoy, “The New…, s.146.
[15] Beatriz Pont-Patrich Werquin, “How Old Are New Skills”, http://www.oecdobserver.org/news/fullstory.php/aid/428/How_old_are_new_skills.html, 1.5.2004.
[16] Labour Market Skills for a New Economy, http://makingcareersense.org/chapter4/chap4-1.htm, 1.5.2004.
[17] Eric M. Ingro-Braul Schmidth, “Does Culture Create New Jobs in the Information Society. Strategic Issues and New Professional Profiles”, Librarian Carreer Development, Bradford:1999, Vol.7, Issue 12, s.127.
[18] Houghton-Sheehan, A Primer…, s.11.
[19] Tokol, “Yeni Teknolojiler…, s.5.


